
Adli Sicil Kaydı Nedir?
Adli sicil kaydı, diğer bir ifade ile sabıka kaydı; 9391 Sayılı Adli Sicil Kanununda yer alan, kişinin kesinleşmiş ceza ve güvenlik tedbirlerine dair mahkumiyet bilgilerini içeren kayıt türüdür. Buna yönelik olarak adli sicil kaydı, kişinin ceza geçmişi üzerine hukuki bir özet sunmakta ve gerek Türk mahkemelerinin gerekse yabancı mahkemelerin verdiği (Türk Hukukuna göre tanınmış) mahkumiyet kararlarını içerebilmektedir.
Ayrıca bu hususta, adli sicil kaydının meydana gelmesi için ilgili mahkeme kararının kesinleşmiş olmasının gerektiği de bilinmelidir. Kesinleşmeyen mahkeme kararları adli sicil kaydında yer almamaktadır.
Adli Sicil Kaydında Yer Alan Kodların Okunuşu
Adli sicil kaydında karmaşık görünen çeşitli harf ve rakamlar bulunmaktadır. İlgili karakterlerin anlamlarına aşağıdaki örnek aracılığıyla değineceğiz:
● C: 009999998C0017319 10.06.2016 5607SA 3/5-1.C 62/1 52/2-4 53/3 54/1
MERSİN;1.ASLCM 2Y6A HP 13/09/2017 2016/341 2017/492 28/12/2017
10/06/2016 tarihinde işlenen suçla ilgili olarak 5607 sayılı kanunun
(Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu) 3. Maddesinin 5. Fıkrasının birinci fıkrası
hükmüne göre cezalandırmaya gidilmiş; cezada TCK 62/1 gereği takdiri
indirime gidilmiş, 52/2-4 uygulanmış, 53/3 gereği belirli haklardan yoksun
kılma 54/1 gereği eşya müsaderesi hükümleri kurulmuş, hüküm Mersin 1.
Asliye Ceza Mahkemesince verilmiş ve 2 Yıl 6 Ay Hapis cezasına karar
verilmiştir. Karar 13/09/2017 tarihinde 2016/341 Esas, 2017/492 Karar sayılı
ilamı ile hükmolunmuş, verilen karar 28/12/2017 tarihinde kesinleşmiştir.
Adli Sicil Kaydı Nasıl Silinir, Silinmesinin Koşulları Nelerdir?
Adli sicil kaydının silinmesinin koşulları, Kanun Koyucu tarafından Adli Sicil
Kanunu madde 9’da düzenlenmiştir. Buna göre, adli sicildeki bilgiler;
- Cezanın veya güvenlik tedbirinin infazının tamamlanması, ceza mahkumiyetini bütün sonuçlarıyla ortadan kaldıran şikayetten vazgeçme veya etkin pişmanlık, ceza zamanaşımının dolması ve genel af durumlarında Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinerek arşiv kaydına alınır.
- İlgilinin ölümü üzerine tamamen silinir.
- Türk vatandaşlarına yabancı mahkemelerce verilen hürriyeti bağlayıcı cezalar, kesinleştiği tarihten itibaren mahkumiyet kararında belirtilen sürenin geçmesi ile Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce adli sicil kaydından çıkarılır ve arşiv kaydına alınır.
Adli Sicil Kaydı Ne Zaman Silinir?
Kural olarak adli sicil kaydı, hükümlüye verilen cezanın infaz edilmesinin ardından silinerek arşiv kaydına alınır. Buna binaen, hükümlüye ait arşiv kaydı ise 5 yıl sonra silinmektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
1.Adli Sicil Kaydı Nasıl ve Ne Zaman Silinir?
Adli sicile eklenen mahkumiyet kararı kayıtları, başka bir olayın meydana gelmesiyle kendiliğinden silinmez. Her bir mahkumiyet kaydı kendi etkisini doğurmakta, yeni bir kayıt eskisine etki etmemektedir. Buna karşın aşağıda bahsedilen hallerde, adli sicil kaydı silinebilir veya arşiv kaydına geçebilir:
- Cezanın veya güvenlik tedbirinin infazının tamamlanması, ceza mahkumiyetini bütün sonuçlarıyla ortadan kaldıran şikayetten vazgeçme veya etkin pişmanlık, ceza zamanaşımının dolması ve genel af durumlarında Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinerek arşiv kaydına alınır.
- İlgilinin ölümü üzerine tamamen silinir.
- Türk vatandaşlarına yabancı mahkemelerce verilen hürriyeti bağlayıcı cezalar, kesinleştiği tarihten itibaren mahkumiyet kararında belirtilen sürenin geçmesi ile Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce adli sicil kaydından çıkarılır ve arşiv kaydına alınır.
2.Adli Sicil Arşiv Kaydı Ne Zaman Silinir?
Arşiv kaydı adli sicil kaydından farklı bir hukuki kavramı tanımlamaktadır. Buna göre; mahkumiyet kararları önce adli sicil kaydına, daha sonra belirli koşulların gerçekleşmesi durumunda da arşiv kaydına alınmaktadır. İlgili mahkumiyet kararının arşiv kaydından silinmesi ise aşağıdaki koşulların varlığı halinde gerçekleşebilir:
a. Hükümlüye ait adli sicilden arşiv kaydına geçirilen mahkumiyet kararları 5 yıl
sonra silinmektedir.
b. Mahkumiyet kararı, Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların ceza
mahkumiyetine bağladığı hak yoksunluklarına yol açan bir mahkumiyet ise bu
durumda; cezanın infazıyla birlikte ve hükümlünün başvurusu üzerine
mahkeme tarafından Memnu hakların iadesi kararı verilmesi halinde, kaydın
arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten başlayarak 15 yılın ardından arşiv
kaydı silinmektedir. Ancak memnu hakların iadesi kararı alınamamış ise kaydın
arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren 30 yıl sonra arşiv kaydı
silinmektedir.
c. Hükümlünün ölmesi, fiilin suç olmaktan çıkması gibi nedenlerle de arşiv kaydı silinir.
3.Adli Sicil Kaydında Yer Almayan Suçlar Nelerdir?
Adli Sicil Kanunu madde 5’te ifade edildiği üzere,
‘’ a) Disiplin suçlarına ve sırf askerî suçlara ilişkin mahkûmiyet hükümleri,
b) Disiplin veya tazyik hapsine ilişkin kararlar,
c) İdarî para cezasına ilişkin kararlar,
adli sicile kaydedilmez.’’
4.Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) Kararı Adli Sicil Kaydına İşler Mi?
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı esasen, sanık hakkında verilen cezanın belirli bir denetim süresi içerisinde hüküm ve sonuç doğurmamasını sağlayan karardır.
Hakkında HAGB kararı verilen sanık, ilgili denetim süresi içerisinde belirli koşulları yerine getirir ise verilen ceza ortadan kaldırılmakta ve dolayısıyla dava düşmektedir. Bununla ilgili olarak, HAGB kararının sanığın adli sicil kaydına işlemediği de bilinmelidir.
5.Adli Sicil Kaydını Sildirmek için Nereye Başvurulmalı?
Yukarıda yer verildiği üzere; adli sicil kaydını silme işlemi Adli Sicil ve İstatistik
Müdürlüğü tarafından yapılmakta, dolayısıyla bu hususta herhangi bir dava açma vb. işlemlere gerek olmamaktadır.
Adli Sicil Kaydına İlişkin Bazı Yargıtay Kararları
- ‘’6136 sayılı Ateşli Silâhlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’a
muhalefet suçundan sanık M… K…’ın, 6136 sayılı Kanun’un 13/1, 647 sayılı
Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 4, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 72.
maddeleri uyarınca 4.070.000 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına dair Sincan Asliye Ceza Mahkemesinin 16.10.1997 tarihli ve 1996/622 esas, 1997/645 sayılı kararının infazını müteakip, hükümlünün adli sicil ve arşiv kaydının silinmesi talebinin reddine ilişkin Sincan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.03.2011 tarihli ve 1996/622 esas sayılı ek kararına yönelik itiraz üzerine, arşiv kaydının silinmesine dair (SİNCAN) 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/04/2011 tarihli ve 2011/962 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak, … Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı’nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Sincan 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.04.2011 gün, 2011/962 değişik iş sayılı kararının CMK.nun maddesi uyarınca (BOZULMASINA)…’’ (Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 15.12.2011 Tarihli, 2011/16743 Esas, 2011/16146 Karar nolu karar) - ‘’… sanığa verilen cezanın Anayasanın 76. maddesinde yer alan mahkûmiyetlerden olup 6290 sayılı Yasa’nın 3. maddesi ile değişik 5352 sayılı Yasa’nın geçici 2/2 maddesi uyarınca ancak aynı Yasa’nın 12/1-b. maddesindeki şartların gerçekleşmesi halinde arşiv kaydından silinmesinin mümkün olduğu görülmekle, söz konusu mahkûmiyet kaydının henüz arşiv kaydından silinme koşulları oluşmadığı gibi 6290 sayılı Yasa’nın 3. maddesi ile eklenen 5352 sayılı Yasa’nın geçici 2/3. maddesi gereğince 6290 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 11/04/2012 tarihinden itibaren şartları oluştuğu takdirde Adalet Bakanlığı Adlî Sicil ve İstatistikleri Genel Müdürlüğü tarafından arşiv kayıtlarının silinebileceği anlaşıldığından, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü: 11.04.2012 gün ve 28261 sayılı Resmi Gazete ile yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun uyarınca 11.04.2012 tarihinden itibaren adli sicil ve arşiv kaydının silinmesi işleminin Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiği ve hükümlünün adli sicil kaydına konu sahtecilik suçunun Anayasanın 76. maddesinde yer alan suçlardan olup, 5352 sayılı Adli Sicil Kanununun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca aynı Yasanın 12. maddesine göre işlem yapılması zorunluluğu bulunduğu gözetilmeden talebin reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi yasaya aykırı, kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce bu itibarla yerinde görüldüğünden, İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.05.2012 gün ve 1996/89 esas, 2000/70 sayılı ek kararının CMK’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA…’’ (Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 05.06.2013 Tarihli, 2013/11054 Esas, 2013/9374 Karar nolu karar)
- ‘’Bu açıklamalara göre somut olaya bakıldığında; hükümlü … hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasının süre itibariyle Anayasa’nın 76. maddesi kapsamında kaldığından ve Adli Sicil Kanunu’nun 12. maddesinde öngörülen sürenin geçmemesi nedeniyle 5352 sayılı Kanunun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca arşiv kaydından çıkartılmasının mümkün olmadığından, mahkemece arşiv kaydının silinmesine karar verilmesinde isabet bulunmamakla, arşiv kaydının silinmesine dair … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.10.2013 tarih ve 2013/945 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.’’ (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 04.07.2014 Tarihli, 2014/3725 Esas, 2014/3727 Karar nolu karar)
- ‘’Arşiv kaydının silinmesi istenen mahkûmiyetin, 213 sayılı Vergi Usul
Kanunu’nun 359. maddesinde “vergi kaçakçılığı” olarak düzenlenen suça ilişkin olması ve bu mahkûmiyetin 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 3. maddesinde hak yoksunluğu olarak yer alması nedeniyle, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun karar tarihinde yürürlükte olan geçici 2. maddesinin 2. fıkrasındaki açık düzenleme gereğince, sözü edilen mahkûmiyetle ilgili arşiv kaydının silinmesinin mümkün olmadığı gözetilmeden, talebin reddi yerine arşiv kaydının silinmesine karar verilmesi yasaya aykırıdır.’’ (Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 05.04.2017 Tarihli, 2017/1485 Esas, 2017/2541 Karar nolu karar) - ‘’Mahkemece, 5352 sayılı Kanunun 05/04/2012 tarih ve 6290 sayılı Kanunla
yapılan değişiklikten önceki geçici 2/2. maddesi uyarınca sabıka kaydının
silinmesine karar verilmiş ise de, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan bu
maddenin, 01.06.2005 tarihinden sonra işlenen suçlar açısından uygulanma
imkanı bulunmamaktadır. Bu itibarla, adli sicil ve arşiv kaydı silinmesine konu edilen ilamdaki suç tarihinin 01.06.2005 tarihinden sonrasına ilişkin olması karşısında, hükümlünün talebinin değerlendirilmesi için dilekçenin Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne gönderilmesi gerekirken, 5352 sayılı Kanunun maddesi ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan geçici 2/2. maddesi hatalı yorumlanarak, ayrıca anılan Kanun’un 12. maddesindeki koşulların da oluşmadığı gözetilmeksizin, adli sicil ve arşiv kaydının silinmesine karar verilmesi hukuka aykırıdır.‘’ (Yargıtay 18. Ceza Dairesi, 12.03.2018 Tarihli, 2017/5885 Esas, 2018/3392 Karar nolu karar)
Views: 16