Ağır ceza avukatı ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku konusunda geniş bilgi ve tecrübeye sahip olan, suçlama ve savunma stratejileri konusunda uzmanlaşmış avukatlardır. Ağır ceza avukatı ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren, Türk ceza kanununda da sayılı olan ağır ceza davalarında suç isnat edilen kişi ya da kişilerin haklarını mahkemede savunarak adil yargılamanın sağlanmasını amaçlar.
Ağır ceza avukatı genel anlamda ağır ceza davaları ile ilgilenen ve bu alanda bilgisini, tecrübesini zamanla geliştirip uzmanlaşan avukatlardır. Mevzuatta ağır ceza avukatı olarak bir branş yoktur. Ancak vatandaşımız ağır ceza davalarında kaliteli hizmet veren, işinde profesyonel olmuş, ceza hukuku alanında geniş bilgi ve tecrübeye sahip bir avukat ararken ağır ceza avukatı olarak adlandırmıştır.
TÜRK HUKUKUNDA AĞIR CEZA AVUKATININ CEZA YARGILAMASINDA ÖNEMİ VE İŞLEVİ
Türk hukuk sisteminde ağır ceza davalarında yargılanan kişiler genellikle ağır suçlar ile suçlanan bireylerdir. Ağır ceza davaları ağır ceza mahkemelerinde görülen davalar olmakla birlikte bu mahkemeler genellikle ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ya da ceza üst sınırı 10 yılın üzerinde olan hapis cezaları verebilmektedir.
Ağır ceza yargılamalarında savcının suç şüphesi sebebiyle iddianame hazırlayarak mahkemeye sunması ve mahkeme iddianameyi kabul ederse soruşturmanın açılmasıyla başlar. Soruşturmanın başlamasından hükmün kesinleşmesine kadar ki süre çoğunlukla uzun ve ağır cezalar ile sonuçlanan yargılama olacağı için bu süreci en iyi şekilde yöneten ve adil yargılamanın sağlanarak müvekkilin haklarını koruyacak, müvekkili lehine sonuçlar alabilecek bir savunma avukatının olması kesinlikle çok önemlidir.
Ağır ceza avukatı yargılama sürecinde müvekkili lehine delil toplar, tanık hazırlar ve etkili bir savunma stratejisi sunmak için hazırlık yapar. Müvekkili için yapılan suçlamaları tamamen ortadan kaldırmak veya cezada indirim sağlamak için büyük uğraş verir. Ayrıca mahkeme süreci hakkında ve olabilecek olumlu ya da olumsuz her durum hakkında müvekkilini bilgilendirerek sakinliğini korumasını sağlar ve yargılamayı olumsuz yönde etkileyecek bir davranış ya da harekette bulunmasını engeller.
TÜRK HUKUKUNDA CEZA DAVALARI HANGİ MAHKEMELERDE GÖRÜLÜR
Türkiye hukuk sisteminde ceza yargılamalarında mahkemeler Sulh ceza hakimliği, Asliye ceza mahkemesi ve Ağır ceza mahkemesi olarak 3 bölüme ayrılmıştır. Ceza muhakemesinde savcılık soruşturması aşamasında mahkeme tarafından verilmesi gereken kararlar Sulh ceza hakimliği tarafından verilir.
Ceza yargılamalarında ağır ceza mahkemelerinin görev alanına girmeyen ve ceza üst sınırı 10 yıl ve daha az ceza gerektiren dava ve işlere Asliye ceza mahkemeleri bakmakla görevlidir. Asliye ceza mahkemeleri ceza yargılamalarında en temel ve en yoğun çalışan mahkemelerdir.
Mahkemelerin görevlerinin belirlenmesinde ağırlaştırıcı veya hafifletici nedenler gözetilmeksizin kanunda yer alan suçun cezasının üst sınırı göz önünde bulundurulur (5235 sayılı Kanun m.14)
TÜRK HUKUKUNDA SULH CEZA HAKİMLİĞİ/MAHKEMESİ GÖREVLERİ
5235 sayılı kanunun 10. Maddesine göre kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, yürütülen soruşturmalarda hâkim tarafından verilmesi gerekli kararları almak, işleri yapmak ve bunlara karşı yapılan itirazları incelemek sulh ceza hakimliğinin görevidir.
Sulh ceza hakimliğinin 5271 sayılı ceza muhakemesi kanununda sayılan görevleri;
- Adli kontrol kararı hakkında işlemler
- Kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz
- Gözlem altına alma kararı
- Yakalama kararı
- Gözaltı kararına itiraz
- Yakalama kararına itiraz
- CMK madde 75 uyarınca iç beden muayenesinin yapılması ve vücuttan örnek alınmasına ilişkin karar
- Moleküler genetik inceleme kararı
- Soruşturma aşamasında her 30 günde bir tutukluluk değerlendirmesi
- Adli arama kararı
- El koyma kararı
Sulh ceza hâkimliğinde bir yazı işleri müdürü ile yeteri kadar personel bulunur. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde birden fazla sulh ceza hâkimliği kurulabilir.
TÜRK HUKUKUNDA SULH CEZA HAKİMLİĞİ KARARINA İTİRAZ
Sulh ceza hakimliğine yapılan itiraz kanunda ayrıca bir hüküm yoksa ilgililerin kararı öğrenmesinden itibaren yedi gün içerisinde kararı veren sulh ceza hakimliğine verilecek bir itiraz dilekçesi ile veya zabıt katibine itiraz beyanında bulunarak bunun tutanağa geçirilmesi yoluyla yapılır. İtiraz üzerine mahkeme itirazı haklı bulursa vermiş olduğu kararı düzeltir. Ancak itiraz başvurusunu haklı görmez ise en çok üç gün içerisinde itiraz incelemesini yapacak görevli merciiye kararı gönderir. İtiraz incelemesini yapacak mercii ise ilgili yargı çevresinde birden çok sulh ceza hakimliği varsa numara olarak kendisinden sonra gelen sulh ceza hakimliğidir.
TÜRK HUKUKUNDA ASLİYE CEZA MAHKEMESİ GÖREVİ VE YAPISI
Asliye ceza mahkemeleri, ceza yargılamalarında en temel ve en yoğun mahkemelerdir. Ağır ceza mahkemesinin görev alanına girmeyen ve ceza üst sınırı 10 yıl ve daha az olan suç ve davalar ile adli para cezalarına asliye ceza mahkemeleri bakar.
Asliye ceza mahkemeleri tek hakimle yargılama yapan ve iddia makamında bir cumhuriyet savcısı olan mahkemelerdir. Türkiye’nin birçok il ve ilçesinde birden fazla asliye ceza mahkemesi vardır. Asliye ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlarda tutukluluk süresi en fazla 1 yıldır ancak gerek görüldüğü hallerde gerekçe gösterilerek bu süre 6 ay daha uzatılabilir.
TÜRK HUKUKUNDA ASLİYE CEZA MAHKEMESİ HANGİ DAVALARA BAKAR?
Asliye ceza mahkemesinin görev alanına giren ve Türk ceza kanununda sayılı suçlar:
- Vergi kaçakçılığı suçları,
- İhaleye fesat karıştırma suçu,
- Uyuşturucu kullanılmasını kolaylaştırma suçu,
- Kasten adam yaralama suçu,
- Taksirle adam yaralama suçu,
- Cinsel taciz suçu,
- Reşit olmayanla cinsel ilişki suçu,
- Tehdit suçu,
- Şantaj suçu,
- Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu,
- Konut dokunulmazlığının ihlali suçu,
- Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu,
- Israrlı takip suçu .
- Hakaret suçu
- Özel hayatın gizliliğini ihlal suçu
- Kişisel verilerin kaydedilmesi suçu,
- Hırsızlık suçu
- Mala zarar verme suçu,
- Güveni kötüye kullanma suçu,
- Basit dolandırıcılık suçu
- Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu,
- Karşılıksız yararlanma suçu,
- Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu,
- Hayvanın tehlike yaratabilecek şekilde serbest bırakılması suçu,
- Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu,
- Çevrenin kasten ve taksirle kirletilmesi suçu,
- Gürültüye neden olma suçu,
- İmar kirliliğine neden olma suçu,
- Bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaçların ticareti suçu,
- Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçu,
- Usulsüz ölü gömülmesi suçu,
- Parada sahtecilik suçu
- Mühür bozma suçu,
- Resmi belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek suçu,
- Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçu,
- Özel belgede sahtecilik suçu,
- Özel belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek suçu,
- Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu,
- Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit suçu,
- Suç işlemeye tahrik suçu,
- Suçu ve suçluyu övme suçu,
- Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçu,
- Kanunlara uymamaya tahrik suçu,
- Görev sırasında din hizmetlerini kötüye kullanma suçu,
- Hayasızca hareketler ve müstehcenlik suçu,
- Fuhuş suçu,
- Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçu,
- Dilencilik suçu
- Aynı konutta birlikte oturduğu kişilere kötü muamele suçu,
- Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçu,
- Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu,
- Bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme suçu
- Bilişim sistemini engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu,
- Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu,
- Görevi kötüye kullanma suçu,
- Görevi yaptırmamak için direnme suçu,
- İftira suçu,
- Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu,
- Suç üstlenme suçu,
- Suç uydurma suçu
TÜRK HUKUKUNDA ASLİYE CEZA MAHKEMESİ KARARINA İTİRAZ VE İSTİNAF
İtiraz kanun yolu, asliye ceza mahkemelerinin davayı sonuçlandırmayan bazı ara kararlarına karşı başvurulabilecek bir yoldur. (tutuklama, el koyma gibi)
İstinaf, ceza hukukunda ikinci derece kanun yoludur. Asliye ceza mahkemesinin tüm kararlarına karşı istinaf kanun yoluna başvurmak mümkündür. Ayrıca 2024 yılı Anayasa mahkemesinin verdiği bir karar ile artık, Asliye ceza mahkemesinin yargılama sonunda verdiği hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı da istinaf kanun yoluna başvuru yapılabilir.
Asliye ceza mahkemesinin kararlarına karşı istinaf ve itiraz süresi, kararın tebliğinden itibaren iki haftadır. Karar kişinin yokluğunda okunmuşsa bu süre yine kararın tebliğinden itibaren başlar. İstinaf ve itiraz başvurusu, kararı veren mahkemeye verilecek dilekçe veya zapta geçirilmek koşulu ile zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle yapılabilmektedir.
- Asliye ceza mahkemesinin verdiği bazı kararlarda istinaf yolu kapalıdır. Bu kararlar kesin hüküm niteliğindedir. Bu kararlar;
- 15.000 TL ve bu miktarın altındaki adli para cezasına ilişkin hükümler,
- Üst sınırı 500 günü geçmeyen adli para cezasını gerektiren suçlar nedeniyle verilen “beraat kararları”,
- Özel kanunlarda kesin olduğu yazan hükümler.
TÜRK HUKUKUNDA AĞIR CEZA MAHKEMESİ YAPISI
Ağır ceza mahkemeleri ilk derece ceza yargılamasında, Türk Ceza Kanununda sayılan ceza miktarı bakımından en ağır suçlara bakan mahkemelerdir.
Ağır ceza mahkemeleri bir başkan ve iki üye hakim olmak üzere kurul halinde görev yapan mahkemelerdir. Hükümler oy birliği ile verileceği gibi oy çokluğu ile de verilebilir. Duruşmalar bir veya birden fazla cumhuriyet savcısının katılımıyla yapılır.
TÜRK HUKUKUNDA AĞIR CEZA MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞU DAVALAR
Ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlara Türk ceza kanununda açıkça sayılmıştır. 5237 sayılı Türk ceza kanununa göre bu suçlar:
- Yağma suçu (TCK m. 148-149)
- Kasten adam öldürme (TCK m. 81-82)
- Neticesi sebebiyle kasten öldürme (TCK m. 87/4)
- Taksirle ölüme neden olma (TCK m. 85/2)
- İrtikap suçu (TCK m. 250/1-2)
- Zimmet suçu (TCK m. 247)
- Rüşvet suçu (TCK m. 252)
- Resmi belgede sahtecilik (TCK m. 204/2)
- Nitelikli dolandırıcılık (TCK m. 158)
- Hileli iflas suçu (TCK m. 161)
- Ceza üst sınırı 10 yıldan fazla olan tüm suçlar (Bunun anlamı verilen her cezanın en az 10 yıl olacağı değildir. Bazen 6 ay ceza verilebilirken bazen ceza verilmesine yer olmadığına karar verilebilir. Cezayı; suçun niteliği, işleniş şekli ve deliller belirler.)
- Cinsel saldırı, tecavüz ve çocuk istismarı
Bu suçlar dışında ağır ceza mahkemelerinin görev yetkisi olduğu bazı suçlarda vardır. Bu suçlar:
- Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak,
- Anayasal düzene karşı suçlar,
- Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı,
- Silah sağlama,
- Milli savunmaya karşı yapılan suçlar,
- Devlet sırlarıyla ilgili suçlar ve casusluk,
- Terörle mücadele kapsamında siyasi nitelikteki suçlar.
Ağır ceza mahkemesinin görevi kovuşturma aşamasında başlar ancak soruşturma aşamasında tedbir amacı ile suç şüphesi altındaki kişinin özgürlüğünü kısıtlayabilir. Ceza muhakemesi kanununda sayılı olan koruma tedbirleri şunlardır:
- Yakalama ve gözaltı işlemi,
- Arama ve el koyma,
- Tutuklama,
- Telefon ve ortam dinlemesi.
TÜRK HUKUKUNDA AĞIR CEZA MAHKEMESİ KARARINA İTİRAZ
Ağır ceza mahkemesinin vermiş olduğu kararın hukuka uygun olmadığı düşünülürse bu kararlara karşı kanun yoluna gidilebilir. Ayrıca mahkemenin verdiği yakalama, el koyma, tutuklama gibi ara kararlara karşı da itiraz yoluna başvurulabilir. İtiraz, ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır.
Ceza muhakemesi kanununda kanun yoluna başvuru hakkında düzenlenmiş olan maddelere göre,
Madde 260: Hâkim ve mahkeme kararlarına karşı Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık ve bu Kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır.
Madde 261: Avukatlar, müdafiliğini veya vekilliğini üstlendiği kişilerin açık arzusuna aykırı olmamak koşuluyla kanun yollarına başvurabilir.
Madde 262: Şüpheli veya sanığın yasal temsilcisi ve eşi, şüpheli veya sanığa açık olan kanun yollarına süresi içinde kendiliklerinden başvurabilirler. Şüphelinin veya sanığın başvurusuna ilişkin hükümler, bunlar tarafından yapılacak başvuru ve onu izleyen işlemler için de geçerlidir.
Madde 263 (1): Tutuklu bulunan şüpheli veya sanık, zabıt kâtibine veya tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak suretiyle veya bu hususta bir dilekçe vererek kanun yollarına başvurabilir.
(2) Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; yerinde görmezse en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir.
TÜRK HUKUKUNDA AĞIR CEZA MAHKEMESİ TUTUKLULUK SÜRESİ
Tutukluluk süreleri Ceza Muhakemesi Kanunu 102. Maddede açıkça belirtilmiştir.
(2) Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en çok iki yıldır. Bu süre, zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir; uzatma süresi toplam üç yılı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlarda beş yılı geçemez.
(3) Bu maddede öngörülen uzatma kararları, Cumhuriyet savcısının, şüpheli veya sanık ile müdafinin görüşleri alındıktan sonra verilir.
TÜRK HUKUKUNDA CEZA YARGILAMALARINDA GÖREV VE YETKİ
Ceza davalarında kural olarak davaya bakma yetkisi suçun işlendiği yer mahkemesine aittir. Ayrıca ceza muhakemesi kanununa göre
Madde 12/2 : Teşebbüste son icra hareketinin yapıldığı, kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleştiği ve zincirleme suçlarda son suçun işlendiği yer mahkemesi yetkilidir.
Madde 12/3: Suç, ülkede yayımlanan bir basılı eserle işlenmişse yetki, eserin yayım merkezi olan yer mahkemesine aittir. Ancak, aynı eserin birden çok yerde basılması durumunda suç, eserin yayım merkezi dışındaki baskısında meydana gelmişse, bu suç için eserin basıldığı yer mahkemesi de yetkilidir.
Madde 12/4: Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olan hakaret suçunda eser, mağdurun yerleşim yerinde veya oturduğu yerde dağıtılmışsa, o yer mahkemesi de yetkilidir. Mağdur, suçun işlendiği yer dışında tutuklu veya hükümlü bulunuyorsa, o yer mahkemesi de yetkilidir
ANTALYA AĞIR CEZA AVUKATI – AĞIR CEZA DAVASI
Ağır ceza yargılaması davalarında elbette avukat seçimi büyük önem arz eder. Bu davalar suç ve cezaları itibariyle ciddi sonuçlar doğurur. Mesleğinde ve özellikle bu alanda uzmanlaşmış, işini titizlikle yapan güvenilir bir avukat bulmak kolay değildir.
Antalya`da bulunan hukuk büromuzda bu alanda tecrübe ve deneyimlerle uzmanlaşmış, yetkin avukat kadromuz ile vatandaşımızın her zaman hizmetindeyiz. Bizimle iletişime geçerek bilgi almak veya hizmet almak için sitemizde bulunan iletişim kısmından bizlere ulaşabilirsiniz.
Views: 3