FAZLA MESAİ ALACAĞI NASIL HESAPLANIR

Fazla mesai ücreti nedir?

Fazla mesai ülkemizde İş kanununda düzenlenmiştir. Buna göre bir işçi haftada 45 saat ve günlük 11 saat çalışabilir. Bunun üzerine çıkan süreler fazla mesai kapsamına girer ve işçinin normal çalışma saatinden daha fazla ücretlendirmeye tabiidir.

Fazla mesai ücreti nasıl hesaplanır?

İŞ KANUNUNA İLİŞKİN FAZLA ÇALIŞMA VE FAZLA SÜRELERLE
ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ
Madde 4 —Fazla çalışmanın her saati için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen tutarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir. Fazla sürelerle çalışmalarda her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmi beş yükseltilmesiyle ödenir. Parça başına veya yapılan iş tutarına göre ücret ödenen işlerde, fazla çalışma süresince işçinin ürettiği parça veya iş tutarının hesaplanmasında zorluk çekilmeyen hallerde, her bir fazla saat içinde yapılan parçayı veya iş tutarını karşılayan ücret esas alınarak fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma ücreti hesaplanır. Bu usulün uygulanmasında zorluk çekilen hallerde, parça başına veya yapılan iş tutarına ait ödeme döneminde meydana getirilen parça veya iş tutarları, o dönem içinde çalışılmış olan normal ve fazla çalışma saatleri sayısına bölünerek bir saate düşen parça veya iş tutarı bulunur. Bu yolla bulunan bir saatlik parça veya iş tutarına düşecek bir saatlik normal ücretin, yüzde elli fazlası fazla çalışma ücreti, yüzde yirmi beş
fazlası fazla sürelerle çalışma ücretidir.

Fazla çalışma sürelerine göre ne kadar ücret ödeneceği ilgili yönetmelikte belirtilmiştir. Buna göre fazla çalışmanın her saati için 45 saati aşmayan kısımda ödenen saat başı ücretin %50 artışıyla hesaplanarak ödenmelidir. Parça başına ödeme yapılan işlerde ise parça başına yapılan işin bedeli hesaplanabiliyorsa çıkan sonucun %50 artırımı ; bu bedel hesaplanamıyorsa dönem içinde çalışılmış olan normal ve fazla çalışma saatleri sayısına bölünerek bir saate düşen parça veya iş tutarı bulunur ve bu tutarın %50 fazlası ödenir. İşçinin normal çalışma ücreti alınan brüt maaş üzerinden hesaplanmaktadır. İşten çıkmış işçi için
aldığı son brüt maaş hesaplamaya konu olacak miktarı teşkil eder.

Fazla mesai yapması yasak olan çalışma grupları hangileridir?

18 yaşını tamamlamayan sigortalılar ,sağlık sorunları nedeniyle fazla çalışamayanlar ,hamile, yeni doğum yapmış ve emziren çalışanlar ve kısmi süreli iş sözleşmesiyle görev yapanların fazla mesai yapması kanunen yasaklanmıştır. Şirkette yönetici olanlar veya yöneticinin namına iş yapan yetkililer İş kanununa göre fazla mesai yapsalar dahi fazla mesai ücreti alamazlar.

Fazla mesai yaptırılabilmesinin şartları nelerdir?

İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliğinin 9. Maddesine Göre:
“Fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma yaptırmak için işçinin yazılı onayının alınması gerekir. Zorunlu nedenlerle veya olağanüstü durumlarda yapılan fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma için bu onay aranmaz. Fazla çalışma ihtiyacı olan işverence bu onay iş sözleşmesinin yapılması esnasında ya da bu ihtiyaç ortaya çıktığında alınır ve işçi özlük dosyasında saklanır. Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapmak istemeyen işçi verdiği onayı otuz gün önceden işverene yazılı olarak bildirimde bulunmak kaydıyla geri alabilir.”

Kural olarak işçinin fazla çalıştırılabilmesi için yazılı onayının alınması gerekmektedir. Olağanüstü durumlarda bu onayın alınması zorunlu değildir. Yapmak istemeyen işçi 30 gün önceden fazla mesaiyi reddedebilir. Fazla mesai reddolunması haklı bir fesih nedeni doğurmaz ve bu sebebe dayanarak iş akdini fesheden işveren haksız fesih hükümlerinin sonuçlarına katlanmak zorunda kalır.

Fazla mesai alacağı zamanaşımı süresi ne kadardır?
İşçilik alacakları içerisinde yer alan ücret, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ücreti, hafta tatili ücreti ile prim, ikramiye vb. ücret ekleri gibi işin görülmesiyle doğrudan ilgili olan alacak kalemleri için zamanaşımı süresi beş yıldır.

Davanın açılış tarihinden geriye doğru 5 yıllık alacak kalemlerinin istenebilmesi mümkündür.

Fazla mesai alacağı davası öncesi zorunlu arabuluculuk şartı

7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunumuzun 3. Maddesinin 1. Fıkrasına Göre:
“Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”

İşçi alacağı davalarında kanunumuz davayı açmadan önce arabulucuya başvurmayı dava şartı olarak düzenlemiştir ve arabulucuya başvurmadan açılan davalar usulden reddolunacaktır.

Fazla mesai alacağı davası görevli mahkeme hangisidir?

İşçi alacağı konulu davalar olması nedeniyle yetki bakımından davayı görecek mahkemeler işin yapıldığı yer ve davalı işverenin ikametgah adresindeki mahkemelerdir. Görevli mahkeme ise iş alacağından kaynaklandığı için iş mahkemeleridir. İş mahkemesinin bulunmadığı yerlerde Asliye hukuk mahkemesi ,İş mahkemesi sıfatıyla davayı görecektir.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2016/33602 Esas , 2020/17767 sayılı kararında bu durumu ;

“Dairemizce benimsenen esaslara göre, fazla çalışma ücreti tahakkuku içeren imzalı bordroların varlığı halinde, fazla çalışma ücretinin hesabında bu bordroların ait olduğu dönem dışlanmalıdır. Bunun tek istisnası yazılı bir delilin varlığıdır. Bir diğer ifade ile işçi imzalı bordroda belirtilen süreden daha fazla çalıştığı iddiasını ancak yazılı delil ile ispat edebilir. Aksi takdirde, tanık anlatımı ile fazla çalışma ücreti tahakkuku içeren imzalı bordronun aksinin ispatı söz konusu değildir.

İşçi ,yaptığı fazla çalışmayı her türlü delille ispat edebilir. Ancak yerleşik içtihatlarında açıkça ifade edildiği üzere fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması hâlinde tanık deliline başvurulabilir .Bununla birlikte iş yerinin çalışma düzenini bilmeyen veya bilmeye bilmesi mümkün olmayan tanıkların beyanlarına itibar edilemez. ” ifadeleriyle açıklamıştır.

Fazla mesai alacağı davalarında ispat yükü kimin üzerindedir?

İş mahkemelerinde ispat yükü iddia olunan şeyin kime yarar sağladığına göre değişmektedir. İddiadan fayda sağlayan taraf iddiasını ispatlamak durumundadır. Çalışmanın gerçekleştiğinin ispat yükü işçinin üzerindeyken ; fazla çalışma ücretinin ödendiğinin ispat yükü işverenin üzerindedir.

Fazla mesai ücreti nasıl hesaplanır?

Fazla mesai ücreti hesaplaması matematiksel olarak ‘(Brüt ücret/225) x 1.5 ‘ formülü ile hesaplanır. Bu hesap işçinin saatlik fazla mesai ücretini verir. Çıkan ücreti fazla çalışılan saatle çarparak sonuca ulaşılır.

Örnek olarak vermek gerekirse günümüzde asgari ücretli çalışan bir işçinin 10 saatlik fazla mesai ücreti şu şekilde hesaplanır:

20002/225 = 88,89 88,89 x 1,5=133,34 10×1344,34= 13443,4 TL

Olarak hesaplanacaktır.

İlgili Yargıtay kararları

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2014/31153 E., 2016/4095 K. sayılı kararı
“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
“…


2-Davacının fazla mesai alacak talebi yönünden ise, ücret bordrolarında tahakkuk bulunduğu gerekçesiyle fazla mesai ücreti reddedilmiştir. Ne var ki davalı tarafından sunulan ücret bordrolarında işçinin imzasının bulunmadığı ve fazla mesai tahakkukunun olmadığı aylar vardır. Buna göre, fazla mesai tahakkuku bulunmayan ayların tespitiyle ve davacı tanığının işyerindeki çalışma süresiyle sınırlı olmak üzere fazla mesai alacağının hesaplattırılarak hüküm altına alınması gerekirken eksik inceleme ile bu talebin reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.

(Yargıtay 7. HD. 14.04.2014 gün, 2014/803 Esas, 2014/7983 Karar)

Eğer işçi ile işveren arasında imzalanan sözleşmede, fazla çalışma ücretinin işçinin aldığı aylık ücrete dahil edildiğine ilişkin bir hüküm var ise bu durumda işçinin fazla çalışma talep etmesi mümkün gözükmemektedir. Ancak, işçinin çalışması yıllık 270 saati aşıyor ise, 270 saati aşan bu kısma ilişkin olarak işçiye fazla mesai ücreti ödenmelidir. Yargıtay’ın bir kararı, “İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, 270 saatle sınırlı olarak söz konusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir.” içeriğini haizdir.

T.C.
YARGITAY

  1. HUKUK DAİRESİ
    E. 2021/3306
    K. 2021/7614
    T. 5.4.2021
  • FAZLA MESAİ ALACAĞI ( Öncelikle Davalı İşveren Tarafından İş Sözleşmesinin İbraz Edilmesi ve Sözleşme İçerisinde 270 Saatin Ücret İçinde Olup Olmadığı Hususunda Hüküm Bulunup Bulunmadığının Tespiti Gerektiği/Sözleşmede 270 Saatin Ücret İçinde Olduğuna Dair Hüküm Bulunması Halinde Davacının Yılda 270 Saatlik Çalışması Karşılığı Fazla Mesai Ücretinin Ücretin İçinde Olduğunun Kabul Edilmesi ve 270 Saati Aşan Kısmı İçin Fazla Mesai Ücreti Kabul Edilmesi Gereği )
  • FAZLA MESAİNİN HESAPLANMASI ( Kabul Edilen Çalışma Saatlerinin Hafta İçi 09.00-18.00 Arası Cumartesi İse 09.00-14.00 Saatleri Arası Olduğu/Bu Saatlere Göre Hafta İçi Çalışmasında 1 Saat Ara Dinlenme Süresinin Tenzili İle 40 Saat Cumartesi Çalışmasında İse Yarım Saatin Tenzili İle 4,5 Saat Çalışma Olup Toplamda Haftalık 44,5 Saatlik Çalışma Yapıldığı – Hükme Esas Alınan Raporda Bu Süre 45 Saat Olarak Değerlendirildiği ve Bu Süreyi Aşan 11 Saatlik Fazla Çalışma Süresi Üzerinden Hesaplama Yapıldığı Ancak Kabul Edilen Saatlere Göre Fazla Mesai Süresinin 10,5 Saat Olması Gerekirken 11 Saat Olarak Kabulünün Hatalı Olduğu )
  • TALEBİN AŞILMASI ( Her Ne Kadar İşçinin İşe Başlatılmaması Fesih Niteliğinde Olmakla İşverence Gerçekleşen Bu Feshe Bağlı Olarak Kıdem ve İhbar Tazminatı İçin Hesaplamalar İşe Başlatmama Yoluyla Gerçekleşen Fesih Tarihindeki Ücret ve Kıdem Tazminatı Tavanı Gözetilerek Yapılmalıysa da Davacı Talebi 11.03.2016 Tarihi Olup Hükme Esas Alınan Bilirkişi Raporunda 19.01.2017 Tarihi Dikkate Alınarak Yapılan Hesaplama Neticesinde Talep Aşılmış Olup Kararın Bozulması Gerektiği )

4857/m.41

6100/m.26

ÖZET : Dava, işçilik alacaklarına ilişkindir.

1-Taraflar arasında davacının fazla mesai alacağı olup olmadığı hususu uyuşmazlık konusudur.

Öncelikle davalı işveren tarafından iş sözleşmesinin ibraz edilmesi ve sözleşme içerisinde 270 saatin ücret içinde olup olmadığı hususunda hüküm bulunup bulunmadığının tespiti gerekmektedir.

Sözleşmede 270 saatin ücret içinde olduğuna dair hüküm bulunması halinde davacının yılda 270 saatlik çalışması karşılığı fazla mesai ücretinin, ücretin içinde olduğu kabul edilmeli ve 270 saati aşan kısmı için fazla mesai ücreti kabul edilmelidir.

2-Fazla mesai hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Kabul edilen çalışma saatleri hafta içi 09.00-18.00 arası, cumartesi ise 09.00-14.00 saatleri arasıdır. Bu saatlere göre hafta içi çalışmasında 1 saat ara dinlenme süresinin tenzili ile 40 saat, cumartesi çalışmasında ise yarım saatin tenzili ile 4,5 saat çalışma olup toplamda haftalık 44,5 saatlik çalışma yapılmaktadır. Hükme esas alınan raporda ise bu süre 45 saat olarak değerlendirilmiş ve bu süreyi aşan 11 saatlik fazla çalışma süresi üzerinden hesaplama yapılmıştır. Ancak yapılan hesaplama hatalı olup, kabul edilen saatlere göre fazla mesai süresinin 10,5 saat olması gerekirken, 11 saat olarak kabulü hatalıdır.

3-Somut uyuşmazlıkta; davacı, fesih tarihinin 11.03.2016 olarak kabul edilmesi gerektiğini ve hesaplamaların bu tarih dikkate alınarak yapılmasını talep etmiştir.

Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise; işe iade davası neticesinde, davacının işe başlatılma isteğinin içeren ihtarnamenin 26.12.2016 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini, davalının ise 19.01.2017 tarihinde banka kanalı ile davacıya ödeme yaparak eylemli olarak işe başlama talebini kabul etmediğini ve dolayısıyla feshin 19.01.2017 tarihi olarak kabul edileceği belirtilerek, hesaplama bu tarih dikkate alınarak yapılmıştır.

Her ne kadar; işçinin işe başlatılmaması fesih niteliğinde olmakla, işverence gerçekleşen bu feshe bağlı olarak kıdem ve ihbar tazminatı için hesaplamalar işe başlatmama yoluyla gerçekleşen fesih tarihindeki ücret ve kıdem tazminatı tavanı gözetilerek yapılmalıysa da davacı talebi 11.03.2016 tarihidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda 19.01.2017 tarihi dikkate alınarak yapılan hesaplama neticesinde talep aşılmış olup kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili; davacının, davalı işyerinde 19.09.2005-10.11.2015 tarihleri arasında hafta tatili de dahil çalıştığını, fazla mesai yaptığını, ancak ücretlerinin ödenmediğini, izin alacağı olduğunu, iş akdinin haksız olarak sonlandırılması üzerine işe iade davası açtığını, davanın kabul edilmesine rağmen işe başlatılmadığını, bu nedenle fesih tarihinin 11.03.2016 kabul edilerek hesaplamaların bu tarih dikkate alınarak yapılması gerektiğini ileri sürerek; kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:

Davalı vekili; iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, 270 saate kadar fazla mesai alacağının ücret içinde olduğunu, 270 saati aşan fazla mesai ücretlerinin ise bordrolara yansıtıldığını, yıllık izin ücreti alacağının ödendiğini savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:

Mahkemece, kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili alacaklarının kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İstinaf başvurusu :

İlk Derece Mahkemesine karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :

Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilerek hafta tatili alacağının reddine, kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai alacaklarının kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz:

Kararı taraf vekilleri süresinde temyiz etmiştir.

Gerekçe:

1-) Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2-) Taraflar arasında davacının fazla mesai alacağı olup olmadığı hususu uyuşmazlık konusudur.

İş ilişkisinde ücret ve işin düzenlenmesi ile ilgili kurallar yasal düzenlemeler yanında taraflar arasında iş sözleşmesi ve iş sözleşmesinin eki niteliğindeki işveren tarafından düzenlenen ve işçiye tebliğ edilen yönetmelik, genelgeler vs niteliğindeki belgelerde yer alabilir. İşçiye tebliğ edilen iş sözleşmesinin eki niteliğindeki yönetmelikler yasanın emredici hükümlerine aykırı olmadığı sürece geçerlidir.

Davalı işveren, 270 saate kadar olan fazla çalışmaların ücrete dahil olduğunu iddia etmişse de dosya içerisinde 270 saat fazla çalışmanın ücret içinde olduğuna dair hüküm içeren iş sözleşmesi ibraz edilmemiştir.

Öncelikle davalı işveren tarafından iş sözleşmesinin ibraz edilmesi ve sözleşme içerisinde 270 saatin ücret içinde olup olmadığı hususunda hüküm bulunup bulunmadığının tespiti gerekmektedir. Sözleşmede 270 saatin ücret içinde olduğuna dair hüküm bulunması halinde davacının yılda 270 saatlik çalışması karşılığı fazla mesai ücretinin, ücretin içinde olduğu kabul edilmeli ve 270 saati aşan kısmı için fazla mesai ücreti kabul edilmelidir.

3-)Fazla mesai hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; taleple bağlılık ilkesi ve davacı tanık beyanlarına göre, davacının hafta içi 09.00-18.00 saatleri arasında, cumartesi günü ise 09.00-14.00 saatleri arasında çalıştığı, bu çalışmanın 45 saati aşmadığı ancak davacının haftada 3 gün 3 saat daha çalışması ile birlikte ayda 2-3 gece de arıza nedeni ile asgari 4 saat, azami 9 saat daha çalışma yaptığının kabulüyle takdiren 2 saat daha çalışma süresi eklenerek, haftalık 11 saatlik fazla mesai yaptığı kabul edilmiştir.

Ancak; kabul edilen çalışma saatleri hafta içi 09.00-18.00 arası, cumartesi ise 09.00-14.00 saatleri arasıdır. Bu saatlere göre hafta içi çalışmasında 1 saat ara dinlenme süresinin tenzili ile 40 saat, cumartesi çalışmasında ise yarım saatin tenzili ile 4,5 saat çalışma olup toplamda haftalık 44,5 saatlik çalışma yapılmaktadır. Hükme esas alınan raporda ise bu süre 45 saat olarak değerlendirilmiş ve bu süreyi aşan 11 saatlik fazla çalışma süresi üzerinden hesaplama yapılmıştır. Ancak yapılan hesaplama hatalı olup, kabul edilen saatlere göre fazla mesai süresinin 10,5 saat olması gerekirken, 11 saat olarak kabulü hatalıdır.

4-) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26. maddesi “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü uyarınca taleple bağlılık kuralına aykırı olarak talepten fazlasına karar verilmesi usule aykırıdır.

Somut uyuşmazlıkta; davacı, fesih tarihinin 11.03.2016 olarak kabul edilmesi gerektiğini ve hesaplamaların bu tarih dikkate alınarak yapılmasını talep etmiştir.

Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise; işe iade davası neticesinde, davacının işe başlatılma isteğinin içeren ihtarnamenin 26.12.2016 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini, davalının ise 19.01.2017 tarihinde banka kanalı ile davacıya ödeme yaparak eylemli olarak işe başlama talebini kabul etmediğini ve dolayısıyla feshin 19.01.2017 tarihi olarak kabul edileceği belirtilerek, hesaplama bu tarih dikkate alınarak yapılmıştır.

Her ne kadar; işçinin işe başlatılmaması fesih niteliğinde olmakla, işverence gerçekleşen bu feshe bağlı olarak kıdem ve ihbar tazminatı için hesaplamalar işe başlatmama yoluyla gerçekleşen fesih tarihindeki ücret ve kıdem tazminatı tavanı gözetilerek yapılmalıysa da davacı talebi 11.03.2016 tarihidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda 19.01.2017 tarihi dikkate alınarak yapılan hesaplama neticesinde talep aşılmış olup kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA,

Views: 9