TÜRK HUKUKUNDA İCRA AVUKATI VE İCRA İFLAS DAVALARI

      Türk hukuku sisteminde icra ve iflas davaları, alacaklı ve borçlu arasındaki hukuki uyuşmazlıkları inceleyen davalardır. İcra ve iflas hukuku, özel hukuk kapsamında doğan borcun borçlu tarafından ifa edilmemesi durumunda, devletin eliyle hukuk sistemi çerçevesinde zor kullanılarak yerine getirilmesini konu alır. Hukuk sistemimizde bir avukatın herhangi bir alana bağlı olmaması ile birlikte her avukat bazı alanlarda daha fazla deneyim ve tecrübe sahibi olabilirler ve bu durumda bu avukatlara halk arasında icra avukatı ya da ceza avukatı gibi adlandırmalar yapılabilmektedir.

      İcra ve iflas avukatı, her türlü icra ve iflas dava veya işlemlerini takip eden vekil olmakla birlikte icra takiplerinin başlatılması, borçlunun mallarına el konulması, bu malların satışını yaptırarak tahsilatın izlenmesi ve alacaklıya hukuk yoluyla alacağının ifa edilmesi gibi konularda müvekkilini mahkemede temsil eder. İcra avukatları alacaklı vekili olabileceği gibi borçlu vekili de olabilir.

      Borçlu ve alacaklı arasında oluşan hukuki uyuşmazlıklarda sürecin hukuka uygun şekilde yürütülmesi ve hak kaybına uğramamak için bu alanda uzmanlaşmış, profesyonel bir avukattan hukuki destek almak oldukça önemlidir.

TÜRK HUKUKUNDA İCRA AVUKATI NE İŞ YAPAR?

Türk hukuk sisteminde icra ve iflas avukatları her ne kadar aynı alanda görev yapsalar da dava konusuna ve uygulanan işlemlere göre icra ve iflas davalarını farklı başlıklar altında ele almak gerekir. İcra avukatı, icra hukuku alanında kendini geliştirmiş, uzmanlaşmış ve icra davalarında edindiği tecrübeler ile alacaklı ya da borçlunun vekilliğini yapar.

    İcra avukatı, genel anlamda borçlunun borcunu ödemediği durumlarda alacaklının talebi üzerine, icra müdürlüğü aracılığıyla yasal olarak icra takibi başlatır. İcra avukatı yasal takibe başlamadan önce borçlu ile anlaşma yoluna gitmeyi dener ancak sonuç alamadığı durumda yasal yoldan icra takibini başlatır. Alanında deneyimli ve geniş bilgi birikimine sahip avukat kadromuz ile birlikte hukuki danışman veya vekil olarak yürüttüğümüz ve sonuçlandırdığımız dava ve işlemleri genel olarak şöyle sayabiliriz;

  • İlamlı veya ilamsız icra takiplerinde bulunmak,
  • İtirazın iptali ya da itirazın kaldırılması,
  • Kira alacağının tahsili,
  • Kira bedelinin ödenmemesi sebebiyle tahliye işlemleri,
  • Nafaka alacağının tahsili,
  • Konkordato işlemleri,
  • İcra takibi için icra mahkemesine itirazda bulunmak veya icra mahkemesine yapılan itirazları incelemek,
  • Karşılıksız çek, bono gibi senetlere dayalı icra takiplerini yapmak
  • Menfi tespit, istirdat, ihalenin feshi veya tasarrufun iptali davalarını takip etmek,
  • Çocuk teslimi, taşınır teslimi ve benzeri teslime ilişkin davaları takip etmek,
  • Tüketici hakem heyeti kararlarının ilamlı icrasına ilişkin işlemlerde bulunmak,
  • Gayrimenkul, araç ve taşınır mal haczi gibi haciz işlemlerini ve malların satışını,
  • Banka hesabı, maaş veya ikramiye gibi varlıklardaki haciz işlemlerini yürütmek.
  • İhtiyati hacze itiraz, kıymet takdirine itiraz vb. itiraz davaları,

TÜRK HUKUKUNDA İFLAS AVUKATI NE İŞ YAPAR?

Türk hukuk sisteminde icra ve iflas avukatı temelde icra iflas kanunu çerçevesinde görev yapmakla birlikte aslında aynı alanda çalışan avukatlardır. Ancak icra davaları genellikle alacaklının talebi üzerine başlatılırken, iflas genellikle borçlunun talebi veya durumuyla ilgili bir mahkeme kararıyla başlayan mali düzenleme sürecini kapsar.

    İflas avukatı; ticari işlemlerden doğan borç ve alacakların tahsili adına gereken hukuki prosedürü yürütür, konkordato, iflas takibi vs. işlemleri takip eder, itiraz davası gibi dava takibi işlemlerini yürütür. Genel olarak uygulamada iflas avukatlarının baktığı dava ve işlemler şöyledir;

  • İflas ve iflas itiraz davaları,
  • İhalenin feshi davaları,
  • Menfi tespit davaları,
  • Tasarrufun iptali davaları,
  • İstirdat davaları
  • Konkordato işlemleri,

TÜRK HUKUKUNDA İCRA DAVALARI NASIL AÇILIR?

Hukuk sistemimizde icra davası açmak için belirlenen 3 türlü yol vardır. Öncelikle hangi türde icra takibi başlatmanın belirlenmesi gerekir. İcra takip yolları ilamlı icra, ilamsız icra ve senede dayalı takiplerdir.

     İlamlı icra: İlamlı icra türünde icra takibi, icra mahkemesine başvuru yöntemiyle başlar. Mahkemeden lehine ilam alan kişi, icra dairesine başvurarak ve ilama dayalı olarak hakkının alınmasını talep eder. İlamlı icra takibinin konusu para alacağı, gayrimenkul teslimi, gayrimenkullerin tahliyesi, çocuk teslimi, veya çocuk ile şahsi münasebet/görüştürme gibi konulardır.

     İlamsız icra: İlamsız icra takibi mahkeme kararına gerek duyulmadan, alacaklının borçludan alacağını tahsil etmek için başvurduğu icra yoludur. İlamsız icra dava yoluna genellikle çek veya senet gibi belgelere dayanan alacak için başvurulur.

      İcra davalarında görevli mahkeme HMK 2. Madde hükmüne göre; Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.

      İcra ve iflas davalarını açmak isteyen kişi ya da kişilerin bu alanda uzmanlaşmış deneyimli bir avukattan hukuki destek almaları dava süreci için büyük önem taşır. İcra ve iflas davaları hem sonuçları hem de süreçleri bakımından uzun ve sancılı bir dönem olabilmektedir. Dolayısıyla bu süreçleri en iyi şekilde yönetecek ve süreçte öngörülen hukuki süreleri kaçırmamak adına bir avukattan hukuki yardım almak gerekmektedir.

TÜRK HUKUKUNDA İFLAS DAVALARI NASIL AÇILIR?

      İflas davası, borçlarını ödeyemeyen bir kişinin veya bir ticari işletmenin mahkeme kararıyla iflas ettiğinin ilan edilme sürecidir. İflas davası, müflisin(borçlunun) mal varlığının tasfiye edilerek alacaklılara paylaştırılması sürecini kapsar. İflas davası, alacaklılar tarafından talep edileceği gibi borçlu tarafından da talep edilebilir. Alacaklılar, borçlunun borçlarını ödeyememesi durumunda iflas davası açabilirken, borçlu da kendi iflasını ilan etmek için dava açabilmektedir.

      İflas davaları, borçlunun yerleşim yeri asliye ticaret mahkemelerinde görülmektedir dolayısıyla dava dilekçesi borçlunun yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesine sunulmalıdır. Mahkeme, müflisin(borçlunun) mali durumunu ve borçlarını değerlendirdikten sonra, iflas talebini haklı görürse, iflas kararı verir. İflas ilanı kesinleştikten sonra müflisin malvarlığının tasfiye süreci başlar ve iflas idaresi borçlunun malvarlığının satışını sağlayarak alacaklılara paylaştırır.

 İflas hâlinde (Türk Ticaret Kanunu)

MADDE 556-(1)Zarara uğrayan şirketin iflası hâlinde, tazminatın şirkete ödenmesini isteme hakkını şirket alacaklıları da haizdir. Ancak, pay sahiplerinin ve şirket alacaklılarının istemleri önce iflas idaresince ileri sürülür.

(2)İflas idaresi birinci fıkrada öngörülen davayı açmadığı takdirde, her pay sahibi veya şirket alacaklısı mezkûr davayı ikame edebilir. Elde edilen hasıla, İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre, önce dava açan alacaklıların alacaklarının ödenmesine tahsis olunur; bakiye, sermaye payları oranında davacı pay sahiplerine ödenir; artan iflas masasına verilir.

TÜRK HUKUKUNDA İFLASA TABİ ŞAHISLAR KİMLERDİR?

      İflasa tabi olan şahıslar arasında ilk grupta tacirler vardır. Gerçek kişi tacirler ve tacir sayılanlar ile tüzel kişi tacirler iflasa tabidir. Tacir sayılan kişiler, fiilen işletmeye başlamasa dahi ticari işletme açtığını ilanen halka duyuran kişilerdir. Bununla birlikte ticaretten men edildiği halde bunu yok sayarak ticari işletmeye devam eden şahıslar da iflasa tabidir.

      Ayrıca iflasa tabi kişiler arasındaki diğer bir grup ise Türk Ticaret Kanunu gereğince tacir gibi sorumlu olan kişilerdir.

  • Kolektif ve komandit şirket ortakları,
  • Donatma iştiraki,
  • Ticaretini terk edenler,
  • Ticari işletmesi olmadığı halde ticari işletme açmış gibi işlem yapanlar,
  • Konkordato talebinde bulunan borçlular,
  • Ölümünden önce iflas yoluyla takip başlatan murisin terekesi,
  • Bankacılık kanunu madde 110 gereğince iflası istenebilecek kişiler.

TÜRK HUKUKUNDA İCRA MAHKEMELERİ GÖREVLERİ

     İcra mahkemeleri, icra ve iflas dairelerine yapılan itiraz ve şikayetleri inceleyen, icra iflas hukukuna ilişkin uyuşmazlıkları çözen mahkemelerdir. İcra mahkemeleri tek hakimden oluşan ve basit yargılama usulü ile çalışan mahkemelerdir.

    İcra mahkemelerinin yapısı ve görevi, icra iflas kanunu 4. Maddede yer alan hükme göre;   

   “İcra ve iflâs dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikâyetlerle itirazların incelenmesi icra mahkemesi hâkimi yahut kanun gereğince bu görev kendisine verilmiş olan hâkim tarafından yapılır. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığınca icra mahkemesinin birden fazla dairesi kurulabilir. Bu durumda icra mahkemesi daireleri numaralandırılır. İcra mahkemesinin birden fazla dairesi bulunan yerlerde iş dağılımı ve buna ilişkin esaslar, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir. Her icra mahkemesi hâkimi, kendisine Adlî Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığınca dönüşümlü olarak bağlanan icra ve iflâs dairelerinin muamelelerine yönelik şikâyetleri ve itirazları inceler, icra daireleri başkanlığı kurulmayan yerlerde bu dairelerin gözetim ve denetimlerini yapar, idarî işlerine bakar. “

      İcra hukuk mahkemelerinin uygulamada sık karşılaşılan bazı görevleri şunlardır:

  • İcra iflas dairelerinin işlemlerine karşı yapılan itiraz ve şikayetleri incelemek,
  • İcra ve iflas dairelerinin işlemlerinden kaynaklanan zararların tazmini için dava açmak,
  • Haciz ve satış işlemlerini durdurmak,
  • İhalenin feshine ilişkin uyuşmazlıklara bakmak,
  • Hacizde ve iflasta sıra cetveline yapılan itirazları değerlendirmek,
  • İlamlı icrada icranın geri bırakılması kararını vermek,
  • İcra takibinin iptali ve talikine ilişkin karar vermek,
  • İcra iflas suçlarına ilişkin yargılama yapmak ve ceza vermek,
  • Hacizde ve iflasta ileri sürülen istihkak iddialarını incelemek,
  • İhalenin feshi davalarına bakmak

      İcra mahkemelerinin kararları kesin hüküm teşkil etmemektedir. İcra mahkemelerinin vermiş olduğu kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvuru yapılabilir. İcra mahkemelerinin kararlarına karşı istinaf yoluna başvuru, icra mahkemesinin kararının tebliğinden itibaren 15 gün içinde yapılabilir.

TÜRK HUKUKUNDA İCRA İFLAS KANUNU KAPSAMINDA SÜRELER

      İcra hukukunda süreler hesaplanırken ilk gün hesaba katılmaz. Sürenin sonu resmi tatile denk geliyorsa süre, ilk iş gününün sonuna kadar uzar. Ay veya yıl olarak belirtilen süreler, ayın veya yılın kaçıncı günü işlemeye başlamış ise, biteceği ay veya yılın aynı gününde biter. Ayrıca icra iflas hukukunda öngörülen süreler taraflar için hak düşürücü sürelerdir, işlem süresinde yapılması gerekir. Ancak bu süreler icra organları için hak düşürücü değil, düzenleyici nitelikte sürelerdir. Dolayısıyla işlem, süresi geçtikten sonra yapılmış olsa dahi geçerli sayılacaktır. Ancak bu durumda icra müdürünün ceza, disiplin veya tazminat sorumluluğu doğabilir.

>>İcra iflas kanununun çeşitli maddelerinde düzenlenmiş olan süreleri şöyle sıralayabiliriz;

  • İlamsız icra takibine itiraz süresi 7 gündür ve borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine itirazını sunmalıdır.
  • İlamda hükmolunan menkulü teslim süresi, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün.
  • İlamda hükmolunan çocuğu teslim süresi, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün.
  • Devlet aleyhine tazminat davası açma süresi, öğrenme tarihinden itibaren 1 yıl ve herhalde fiilin vuku bulduğu tarihten itibaren 10 yıl.
  • Para ve teminat verilmesi hakkındaki ilamlarda borcun ödenme ve teminatın verilme süresi, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün.
  • İlamlı takiplerde icranın geri bırakılmasını isteme süresi, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün.
  • İlama dayalı takiplerin zamanaşımı süresi, son muamele üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrar.
  • Borçluya ödeme emri gönderme süresi, takip talebinden itibaren 3 gün.
  • Genel haciz yoluyla takiplerde ödeme emrine itiraz süresi, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 7 gün.
  • Genel haciz yoluyla takiplerde mal beyanında bulunma süresi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün.
  • Alacaklıya, takibe itiraz edildiğinin bildirilmesi süresi, itirazdan itibaren 3 gün.
  • Gecikmiş itirazda bulunma süresi, maninin kalktığı günden itibaren 3 gün.
  • İtirazın iptali davası açma süresi, itirazın tebliği tarihinden itibaren 1 yıl.
  • İtirazın kesin olarak kaldırılmasını talep etme süresi, itirazın tebliği tarihinden itibaren 6 ay
  • İtirazın geçici olarak kaldırılmasını talep etme süresi, itirazın tebliği tarihinden itibaren 6 ay.
  • Borçtan kurtulma davası açma süresi, itirazın muvakkaten kaldırılması kararının tefhim veya tebliğinden itibaren 7 gün.
  • İstirdat davası açma süresi, ödeme tarihinden itibaren 1 yıl.
  • Haciz isteme hakkının düşme süresi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıl.
  • Haciz ihbarnamesi üzerine menfi tespit davası açma süresi,  bildirimin alındığı tarihten itibaren 15 gün.
  • Haciz ihbarnamesine itiraz süresi, ihbarnamenin tebliğinden itibaren 7 gün.
  • Borçlu veya 3. Kişinin istihkak iddiasında bulunma süresi, haczin öğrenilmesi tarihinden itibaren 7 gün.
  • İstihkak iddiasına itiraz süresi, icra dairesinin bildiriminden itibaren 3 gün.
  • Hacze iştirak taleplerine itiraz süresi, icra memurunca verilen mühlet 7 gündür.
  • Haczedilen menkul malların satışını isteme süresi, hacizden itibaren 6 aydır.
  • Haczedilen gayrimenkullerin satışını isteme süresi, hacizden itibaren 1 yıldır.
  • Kesinleşmiş kıymet takdirinin geçerlilik süresi, 2 yıldır.
  • Kıymet takdirine şikayet süresi ve şikayet tarihinden itibaren yapılacak bilirkişi incelemesi için gerekli masraf ve ücretin merci dosyasına yatırılma süresi, şikayet tarihinden itibaren 7 gündür.
  • Taşınmaz ihale bedelinin yatırılma süresi, derhal veya verilen süre içinde yatırılmalı.
  • İhalenin feshini isteme süresi, ihale tarihinden itibaren 7 gün ve her halde 1 yıl.
  • İhale edilen taşınmazın alıcı adına tapuya tescil süresi, ihale tarihinden itibaren 7 gündür.
  • İhale edilen taşınmazda bulunan kişilerin tahliye süresi, tebliğ tarihinden itibaren 15 gündür.
  • Sıra cetveline itiraz davası açma süresi, cetvel suretinin tebliğinden itibaren 7 gün.
  • Aciz vesikasına dayalı takipte bulunma süresi, aciz vesikasının alındığı tarihten itibaren 1 yıl.
  • Aciz vesikasına bağlanmış borçların zamanaşımına uğrama süresi, 20 yıldır.
  • Menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerde ödeme süresi, 15 gündür.
  • Menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerde itiraz süresi, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 7 gündür.
  • Menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerde mal beyanında bulunma süresi, 7 gündür.
  • İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerde, icranın geri bırakılmasını isteme süresi, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gündür.
  • İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takiplerde ödeme süresi, 30 gündür.
  • İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takiplerde ödeme emrine itiraz süresi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gündür.
  • Menkul rehninin satışını isteme süresi, ödeme veya icra emrinin tebliği tarihinden itibaren 6 aydır.
  • İpotekli gayrimenkullerin satışını isteme süresi, ödeme veya icra emrinin tebliğinden itibaren 1 yıldır.
  • Rehin açığı belgesine dayalı takipte bulunma süresi, satış yapılmamışsa artırma gününden, satış yapılmışsa satışın kesinleşmesi tarihinden itibaren 1 yıldır.
  • İflas yoluyla takiplerde ödeme süresi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gündür.
  • İflas kararına karşı istinafa başvurma süresi, tebliğ tarihinden itibaren 10 gündür.
  • Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu takiplerde borcu ödeme süresi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 10 gündür.
  • Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu takiplerde mal beyanında bulunma süresi, itiraz edilmediği ve borç ödenmediği takdirde 10 gündür.
  • Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takiplerde, takip dayanağı senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığının anlaşılması üzerine şikayet süresi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gündür.
  • Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takiplerde imzaya ve borca itiraz süresi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gündür.
  • İhtiyatı haciz kararının infazını isteme süresi, kararın verildiği tarihten itibaren 10 gün
  • İhtiyatı haciz tutanağının tebliğ süresi, 3 gündür.
  • İhtiyatı haciz kararının uygulanmasından sonra ödeme emrine itiraz halinde itirazın kaldırılmasını isteme veya itirazın iptali davası açma süresi, ödeme emrine yapılan itirazın tebliğ tarihinden itibaren 7 gündür.
  • İhtiyatı haciz kararına itiraz süresi, haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren 7 gündür.
  • Tahliye emrine itiraz süresi, tahliye emrinin tebliğinden itibaren 7 gün.
  • Tahliye emri göndererek takipte bulunma süresi, sürenin bitiminden itibaren 1 aydır.
  • Kira süresi sona eren taşınmazları tahliye ve teslim süresi, 15 gündür.
  • Tasarrufun iptali davasında hak düşürücü süre, batıl tasarrufun vukuu tarihinden itibaren 5 yıldır.
  • İcra mahkemesinin verdiği tazyik ve disiplin hapsine ilişkin kararlara karşı itiraz etme süresi, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 7 gündür.
  • İcra mahkemesi kararlarının temyiz süresi, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 10 gündür.

ANTALYA İCRA AVUKATI – İCRA HUKUKU AVUKATI

      İcra iflas davaları, hukuki süreci uzun ve karmaşık davalardır. Bu tür davalarda hukuki süreci iyi bilen ve bu süreci profesyonelce yönetecek bir avukattan hukuki destek almak oldukça önem arz eder. Yukarıda da değindiğimiz üzere bu tür davalarda birçok hukuki süre vardır ve bu süreler hak düşürücü sürelerdir. Dolayısıyla hak kaybına uğramamak ve istenmeyen sonuçlara maruz kalmamak için hukuki yardım alınmalıdır.

     Antalya`da bulunan büromuzda, icra iflas hukuku alanında geniş bilgi birikimine sahip, tecrübeli ve yetkin avukat kadromuz ile her zaman hukuki danışmanlık ve vekillik için vatandaşımızın hizmetindeyiz. Bizimle iletişime geçmek için iletişim kısmından bize ulaşabilir ve randevu alabilirsiniz. 

Views: 1

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir